9 Kasım 2013 Cumartesi

Sevgili Nuri




  Ben kişilik olarak bu adamı severdim. Onun Kuran meali, diyanet işleri'nkinden iyidir. Yorumsuz ve parantezsiz direk çeviridir. (bendeki 90'lardan kalan bir meal yenileri varsa bilmiyorum) Son 1-2 senedir ekranlarda olması ve özellikle saba tümer gibi bi medya maymununun programına çıkmasını önce anlamadım.
Sonra ''kimin programı olursa olsun kitlelere ulaşayım da önemli değil'' demiştir dedim ve yakaladığımda izledim. Dini ve din adına yapılan hurafeleri, insanları yanlış yönetenleri ateşli bi şekilde eleştirdi bu adam.
 
- Allah'ın sözlerini hep doğru, dürüst ve üzerine basa basa anlattı,
- İnsanların cübbeli sakallı ''misyoner ajanlar'' tarafından yanlış yönlendirildiğini ve dinden uzaklaştırdığını söyledi,
- Müslümanların dinlerinden farkında olmadan ''ceza-günah-ateş'' denilerek tiksindirildiğini çok güzel bi şekilde dile getirdi,
- Hiçbir dinde mezheplerin olmadığını, insan uydurması
olduğunu, insanları dinin içinde de bölüp parçalama metodlarından biri olduğunu anlattı,
- Bazen sinirlenip kendini övme, egosunu gösterme yoluna gittiğinde dahi söylediği doğrular nedeniyle görmezden gelindi.
- Face'de tweeter'da açılan gruplar çoğaldı, üye sayıları yüzbinleri buldu.

Ancak kısa süre önce ''reankarnasyon'' ile ilgili önceden hiç değinmediği açıklamalara başladı. Ve bu açıklamalara direkt olarak ''reankarnasyon vardır'' diyerek değil, azar azar dokundurarak ''bilemiyorum olabilir - mesela ben önceki hayatımı çok merak ediyorum'' gibi ''kısık ateşte yavaş kaynatmalar''a geçti.



Ve Nuri Öztürk bu konuya yoğunlukla kanser hastalığı tedavisinden sonra girmeye başlamıştır.

Ve yayındaki resim ayraç temaları ve görüntü düzeni de değişti. Ancak bu yeni yayın dönemi dolayısıyla yapılan bir format değişimi olmadı. Ne zaman reankarnasyonla ilgili bir açıklama, konuya girildi, O günden itibaren bahsettiğim format değişimi oldu:

Eski format çift kamera görüntüsü:



Eski format çoklu görüntü:


Yeni format çift kamera görüntü:


Yeni format çoklu görüntü:



Aradaki fark görüldüğü üzere eski formatta eflatun pembe arası renkte sade bir çizgi iken yeni formatta gökkuşağıdır. Bu konularla ilgili olanlar gökkuşağının siyonizm için nasıl bir anlamı olduğunu bilir.

Açıklama: ''Sirius yıldızı siyonistler için önemlidir çünkü Siriusu temsil eden ışık, prizmadan geçtiğinde gökkuşağı renklerini oluşturur, prizmayı ortasından böldüğünüzde piramit elde edersiniz, işte illimunatinin piramidi.''




Olimpiyatlarda da gözümüze sokulan gökkuşağından bir kare:


Reankarnasyon konusu üzerine düşünüldüğü zaman anlaşılacak bir konu:

-Reankarnasyona (öldükten sonra tekrar tekrar başka suretlerde hayata geleceğine) inanan kimse Dünya'da işlediği suçları, düzensiz hayatını, sorumluluklarını önemsemez. Yada önemsememeye başlar. Nasıl olsa tekrar gelecektir.

-Reankarnasyona inanan kimse başkalarına iyi davranmaya, paylaşımcı olmaya, açı-fakiri düşünmeye çabalamaz. Nasılsa o da bir daha gelecektir ve bi dahaki hayatında kral olabilir. Bu döngü herkes için fakirlik-zenginlik sunacaktır.

-Reankarnasyona inanan kimse ahiret'e inanmaz, yada inancını yitirir. Sadece somut olan gözle görülen ve elle tutulan materyalist Dünyaya bağlanır. Manevi duygular, sevgi-saygı-yardımlaşma-vicdan azalır, kitlesel taşlaşmışlık ortaya çıkar. Bu da tecavüz-gasp-cinayet..v.b. artış sebebidir.

-Reankarnasyona inanan kimse öldüğü an başka bi kişilik olarak varolacağına inananacağından günah - sevap - cennet - cehennem - iyilik - kötülük gibi kavramları önemsemeyeceğinden doğrudan Allah'a inanmaz. Asıl amaçlanan da budur. Ve bunun adı New Age (yeni çağ) dinidir (inançsızlıktır)

Yaşar nuri öztürk için iki ihtimal var:1- Eskiden beri bu amaç yolunda yürüyordu. Senelerce doğruları söyleyerek, hurafelere karşı olarak bir çok insanın beğenisini kazandı. Onu beğenen ve her lafını dinleyen insanlar senelerce kemikleşerek bir kitleyi oluşturdular. Ve bundan sonra söyleyeceklerine de çok fazla düşünmeden -hatta hiç düşünmeden- inanacaklarından bunca sene sonra reankarnasyonu araya sokmaya başladı.

2-Kendisi dürüst bir din adamıydı sadece doğruları söylüyordu başka da bir amacı ve yönlendirmesi yoktu. Ancak yakalandığı kanser (yakalatıldığı?) sonrası bazı kişiler tarafından uğradığı baskı ve dayatmalar sonucu bu konuya değinmesi sağlandı(?)

Öyle yada böyle nuri öztürk senelerce doğruyu, son zamanlarda da bir tane batılı (uydurmayı) söylemiş, o tek uydurma bile bu amaç için büyük bir silah olmuştur. Yaşar nuri ye sempati besleyenlerin çoğu buna inanacaktır.



"Dünyada büyük bir olayın, büyük bir planın yapıldığını ve bizim de bu planda sadık bir uşak olarak hizmet edebildiğimizi görmeyen göz kördür"

Winston Churchill İngiltere Eski Başbakanı, 1947 




1 yorum:

Ayıkıyormusun?